Hadislerimiz

Peygamberimiz'in (sav) döneminden kutsal alıntılar.

Hoşgeldiniz, Hayırlı Akşamlar

İftitah

Ben Mescid-i Nebevi'de namaz kılıyordum. Resulullah (sav) beni çağırdı. Fakat (namazda olduğum için) icabet edemedim. Sonra yanına gelerek: "Ey Allah'ın Resulü namaz kılıyordum (bu sebeple cevap veremedim diye özür beyan ettim). Bana: "Allahu Teala Kitabında: "Ey iman edenler, Allah ve Resulü sizi çağırdıkları zaman hemen icabet edin" buyurmuyor mu?" (Enfal, 24) dedi ve arkasından ilave etti: "Sen mescidden çıkmazdan önce, sana Kur'an-ı Kerim'in (sevabca) en büyük süresini öğreteyim mi?" dedi ve elimden tuttu. Mescidden çıkacağı sırada ben: "Sana en büyük sureyi öğreteceğim" dememiş miydiniz? dedim. Bana: "O sure Elhamdü lillahi Rabbi'l Alemin'dir (ki namazlarda tekrar tekrar okunan) yedi ayet (es-Seb'u'l-Mesani) ve bana verilen yüce Kur'an'dır" buyurdu.

Resulullah (sav) namaz için tahrime tekbirini alınca kıraate geçmezden önce bir müddet sükut buyurmuştur. Ben: "Ey Allah'ın Resulü", dedim, "anam babam sana feda olsun, tekbir ile kıraat arasındaki sükut esnasında ne okuyorsunuz?" Bana şu cevabı verdi: "Ey Allahım, beni hatalarımdan öyle temizle ki, kirden paklanan beyaz elbise gibi olayım. Allahım beni, hatalarımdan su, kar ve dolu ile yıka" diyorum." (Ebu Davud, Nesai (ve Buhari'nin) rivayetlerinin başında şu ziyade vardır: "Allahım, benimle hatalarımın arasını doğu ile batının arası gibi uzak kıl.")

Biz, Resulullah (sav) ile birlikte namaz kılarken, cemaatten biri aniden: "Allahu ekber kebiri, velhamdülillahi kesira, subhanallahi bükraten ve asila (Allah, büyükte büyüktür, Allah'a hamdimiz çoktur, sabah akşam tesbihimiz Allaha'dır!" dedi. Resulullah (sav) efendimiz: "Bu sözleri kim söyledi?" diye sordu. Söyleyen adam: "Ben, ey Allah'ın Resulü" dedi. Resulullah (sav) efendimiz: "O sözler hoşuma gitti. Sema kapıları onlara açıldı" buyurdu. İbnu Ömer (ra) der ki: "Söylediği günden beri o zikri okumayı hiç terketmedim." (Nesai, bir rivayette şu ziyadede bulunmuştur: "On iki adet meleğin, bu sözleri (yükseltmek üzere) koşuştuklarını gördüm.")

Resulullah (sav) namaz kılarken nefes nefese bir adam geldi ve: "Allahu ekber, Elhamdülillahi hamden kesiran tayyiben mubareken fihi. (Allah büyüktür, çok temiz ve mübarek hamdler Allah'adır!)" dedi. Resulullah (sav) namazı bitirince: "Şu kelimeleri hanginiz söyledi?" diye sordu. Cemaat bir müddet sessiz kaldı, Resulullah (sav): "(Kim söylediyse çekinmesin, benim desin), Zira fena bir şey söylemiş değil" dedi. Bunun üzerine adam: "Ben, ey Allah'ın Resulü!" dedi. Resulullah (sav) da: "Ben on iki melek gördüm. Her biri, bu kelimeleri (Allah'ın huzuruna) kendisi yükseltmek için koşuşmuşlardı."

Resulullah (sav) namaza başlarken tekbir getirir, sonra (bazan) şunu okurdu: "İnne salati ve nüsüki ve mahyaye ve memati lillahi Rabbi'l-alemin. La şerike lehu ve bi-zalike ümirtü ve ene evvelü'l-müslimin. Allahümmehdini li-ahseni'l a'mali ve ahseni'l-ahlaki. La yehdi li-ahseniha illa ente. Ve kıni seyyie'l-a'mal ve seyyie'l-ahlak. La yaki seyyieha illü ente. (Namazım, ibadetim hayatım ve ölümüm alemlerin şeriksiz Rabbi Allah içindir. Ben bununla emrolundum. Ben bu emre teslim olanların ilkiyim. Ey Allah'ım, beni amellerin ve ahlakın en iyisine şevket. Bunların en iyisine senden başka sevkeden yoktur. Beni kötü amellerden ve kötü ahlaktan koru, bunların kötülerinden ancak sen korursun."

Resulullah (sav) nafile namaz kılmak için kalktığı vakit (bazan) şunu okurdu: "Allahu ekber veccehtü vechiye li'llezi fatara's-Semavati ve'l-arza hani-fen müslimen ve ma ene mine'l-müşrikin..." (Allah büyüktür. Yüzümü Ha-nif ve Müslüman olarak semavat ve arzı yaratan Allah'a yönelttim. Ben müşriklerden değilim)..." (Devamını Hz. Cabir (ra)'in rivayetinde olduğu şekilde zikretti. Sonra şunu okudu: "Allahümme ente'l-Meliku. La ilahe illa ente sübhaneke ve bi-hamdike (Allahım (kainatın gerçek) Meliki sensin. Senden başka ilah yoktur. Seni hamdinle takdis ederim)" Sonra kıraata geçti.)

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Haberiniz olsun, ben rükü ve secde halinde Kuran okumaktan men edildim. Öyleyse rüküda Rabb Teala'yı tazim edin, secdede ise dua etmeye gayret edin, (zira secdede iken yaptığınız dua) icabet edilmeye layıktır."

Resulullah (sav), rüku yaptığı zaman: "Allahümme leke reka'tu ve bike amentü ve leke eslemtü ve aleyke tevekkeltü ente Rabbiye, haşaa semi ve basari ve lahmi ve demi ve izami lillahi Rabbi'l'alemin, (Ey Allahım sana rüku yapıyorum, sana inandım, sana teslim oldum, sana tevekkül ettim. Sen Rabbimsin, kulağım, gözüm, etim, kanım ve kemiklerim Alemlerin Rabbi olan Allah önünde haşyette, tezellüldedir." [Bu rivayet Müslim'de gelen uzun bir rivayetin bir parçasıdır (Salatul-Müsafirin) 201, (771)]

Bir adam gelerek- "Ey Allah'ın Resulü!" dedi, "ben Kur'an'dan bir parça seçip alamıyorum. Bana kifayet edecek bir şeyi siz bana öğretseniz!" "Öyleyse," buyurdu, "Sübhanallah velhamdülülah, ve lailahe illallah, vallahu ekber, vela havle vela kuvvete illa biliah. (Allah'ım seni tenzih ederim, hamdler sana mahsustur. Allah'tan başka ilah yoktur, Allah en büyüktür, güç kuvvet Allah'tandır) de!" "Ey Allah'ın Resulü!" dedi, "bu zikir Allah içindir. (O'nu senadır), kendim için dua olarak ne söyleyeyim?" "Şöyle dua et: "Allahım bana merhamet et, afiyet ver, hidayet ver, rızık ver!" Adam (dinleyip, kalkınca) ellerini sıkıp göstererek: "Şöyle (sımsıkı belledim!)" dedi, Resulullah (sav), bunun üzerine: "İşte bu adam iki elini de hayırla doldurdu!" buyurdu. (Hadis Ebu Davud'da tam olarak, Nesai'de kısmi olarak rivayet edilmiştir)

Nesai'nin rivayetinde şöyle gelmiştir: Resululah (sav) namaza girdiği zaman ellerini kaldırırdı. Rükuya gitmek istediği zaman, başını rüküdan kaldırdığı ve iki rek'at arasında kalktığı zaman aynı şekilde ellerini iki omuzunun hizasına kaldırırdı."

Allah(c.c.) sizlerden ve cümle İslam aleminde ki bütün kardeşlerimizden razı olsun.

La ilahe İllallah Muhammed'ur Resulullah


Vintage vektörleri Freepik tarafından tasarlanmıştır.

Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Bu sayfadan alıntı yaparak veya kopyalayarak herşeyi kullanabilmeniz ticari ve gelir getiren amaçlar hariç herşey için serbesttir.

2012, Hadislerimiz.com