Peygamberimiz'in (sav) döneminden kutsal alıntılar.
Dikkat, bu websitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanmaktayız. Eğer çerezler hakkında bilgi sahibi değil iseniz daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Sağ elini sağ dizi üzerine koydu. Elliüç akdi yapıp şehadet parmağıyla işarette bulundu.
Mus'ab ibnu Sa'd İbnu Ebi Vakkas'ın şöyle söylediğini işittim: "Babamın yanında namaz kılmış, namazda avuçlarımı iç içe kavuşturup uyluklarımın arasına koymuştum. Babam bu tarzdan beni men' etti ve: "Biz de bir ara böyle yapmıştık. Ondan nehyedildik ve ellerimizi dizlerimizin üzerine koymakla emrolunduk" dedi.
İbnu Abbas (ra)'a (namaz'da) iki ayak üzerine ik'a hakkında sordum. "Bu sünnettir" dedi. Kendisine, "Biz bunu erkeğe eziyet görüyoruz!" dedik. O tekrar: "Bilakis, o, Peygamberiniz (sav)'in sünnetidir!" dedi. (Metin Müslim'e aittir. Ebu Davud'da, "iki ayak üzerine" tabirinden sonra "secdede" ziyadesi mevcuttur.)
Amir İbnu Sa'd, babasından (ra) naklediyor: "Resulullah (sav) (namazını tamamlayınca) sağına ve soluna selam verirdi, öyle ki ben (geride olduğum halde) yanağının beyazlığını görürdüm."
Resulullah (sav) selam verince: "Allahümme ente's-selam ve minke's-selam. Tebarekte ya ze'l-celali ve'l-ikram" diyecek kadar otururdu." Bu cümlenin manası: "Ey Allah'ım! Sen selamsın (her çeşit ayıp, kusur ve afetlerden uzaksın), insanların mazhar olduğu selamet sendendir. Ey Celal ve ikram sahibi Rabbimiz! Senin şanın yücedir" demektir.
Resulullah (sav), üzerinde çizgiler olan hamisa kumaşı üzerinde namaz kılmıştı. (Namazdan sonra) çizgilere bir göz attı ve: "Bu hamisa'yı Ebu Cehm İbnu Huzeyfe'ye götürün, onun enbicaniye'sini getirin. Zira bu beni az önce namazda meşgul etti" buyurdu. (Muvatta ve Ebu Davucd'un bir rivayetinde (Resulullah) şöyle buyurmuştur: "Ben namazda iken (dikkatimi çekti) ona baktım, bende fitne hasıl edeceğinden korktum.")
Ravinin büyükannesi Müleyke (ra) hazırladığı bir yemeğe Resulullah (sav)'ı davet etti. (Efendimiz şeref vererek) yemekten yediler. Sonra: "Kalkın size namaz kıldırayım!" buyurdular. Enes (ra) der ki: "Ben uzun müddettir kullanılmaktan kararmış olan hasırımızı getirdim, üzerine su çiledim. Aleyhissalatu vesselam, üzerinde namaza durdu. Ben ve yetim, arkasında saf yaptık, yaşlı (annem) de bizim arkamızda durdu. Resulullah (sav) bize iki rek'at (nafile namaz) kıldırıp, sonra ayrıldı."
Resulullah (sav) ben hayızlı halde tam hizasında dururken, namaz kılardı. Secde ettiği vakit bazan elbisesi bana değerdi. Humra üzerinde namaz kılardı.
Biz çok sıcak günlerde Resulullah (sav)'la birlikte namaz kılardık. Birimiz alnını sıcak sebebiyle yere koyamayacak olsa, giysisini serer onun üzerine secde ederdi.
Resulullah (sav) şöyle dediler: "Allah yahudilere ve hıristiyanlara lanet etsin. Peygamberlerinin kabirlerini mescide çevirdiler." (Ebu Davud'un dışındaki bir rivayette Hz. Aişe'den şu ziyadeye yer verilmiştir: "Eğer bu (endişe) olmasaydı, (Resulullah'ın) kabri açıkta bulundurulacaktı. Ancak mescid ittihaz edilmesinden korkuldu.")
Allah(c.c.) sizlerden ve cümle İslam aleminde ki bütün kardeşlerimizden razı olsun.