Peygamberimiz'in (sav) döneminden kutsal alıntılar.
Dikkat, bu websitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanmaktayız. Eğer çerezler hakkında bilgi sahibi değil iseniz daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Resulullah (sav) abdest aldı ve çoraplarının ve ayakkabılarının üzerine meshetti. [Ebu Davud der ki: "İbnu Mehdi, bu hadisi rivayet etmezdi. Çünkü Muğire (ra)'den bilinene göre Aleyhissalatu vesselam mestlerine meshediyordu." Yine Ebu Davud der ki: "Bu hadis Ebu Musa el-Eş'ari (ra) tarafından da rivayet edilmiştir: "Aleyhissalatu vesselam çorapları üzerine meshetti." Ancak bu rivayet muttasıl ve kuvvetli değildir, (zayıftır)." Ebu Davud der ki: "Çorap üzerine Ali İbnu Ebi Talib, İbnu Mes'ud, Bera İbnu Azib, Enes İbnu Malik, Ebu Ümame, Seki İbnu Sa'd ve Amr İbnu Hureys (ra) de meshetmiştir. Bu tatbikat Ömer İbnu'l-Hattab ve İbnu Abbas (ra)'dan da rivayet edilmiştir."]
Ben, Resulullah (sav)'ı, bir kavmin kuyusuna gelmiş, abdest alırken gördüm. Abdestini aldı, ayakkabılarına ve ayaklarına meshetti.
Resulullah (sav) mestin üst ve aşağı kısımlarını meshederdi.
Ebu Davud'un rivayetinde şöyle gelmiştir: "Resulullah (sav) mestlerinin sırtlarına meshederdi. Tirmizi'nin bir başka rivayetinde de böyle denmiştir. Tirmizi 72, 73, (97, 98), Ebu Davud, Taharet 63, (161,165); Nesai, Taharet 63, (1, 62)
Eğer din insanın fikrine göre olsaydı, mestin altını meshetmek, üstünü meshetmekten evla olurdu. Ancak ben Resulullah (sav)'ın mestin üstünü meshettiğini gördüm.
Bir başka rivayette şöyle gelmiştir: "Hz. Ali (ra)'yi abdest alırken gördüm, ayağının sırtını meshetti ve dedi ki: "Eğer ben Resulullah (sav)'ı böyle yapar görmeseydim (ayağın altını meshetmeye daha layık düşünürdüm)."
Bir diğer rivayette de şöyle gelmiştir: "Ben, Resulullah (sav)'ın ayağın üstünü meshettiğini görünceye kadar, daima, altını meshetmenin evla olduğunu düşünürdüm."
Hz. Aişe (ra)'ye mest üzerine meshetmekten sormaya geldim. Bana: "Sana Ebu Talibin oğlu [Hz. Ali] (ra)'yi tavsiye ederim, git ona sor. Zira o, Resulullah (sav) ile birlikte seyahatlerde bulunmuştur!" dedi. Bunun üzerine gidip ona sordum. Şu cevabı verdi: "Resulullah (sav), (mesh müddetini) yolcu için üç gün üç gece tuttu, mukim için de bir gün bir gece tuttu."
Resulullah (sav) yolcu olduğumuz zaman, bize mestlerimizi üç gün üç gece, cenabet hali dışında küçük ve büyük abdest bozma ve uyku sebebiyle çıkarmamamızı emrederdi.
Ravi -ki bu Sahabi, Resulullah (sav) ile birlikte her iki kıbleye namaz kılan ilklerdendir- anlatıyor: "Bir gün Resulullah (sav)'a gelerek sordum: "Ey Allah'ın Resulü! Mestlerimin üzerine meshedeyim mi." "Evet" buyurdular. Ben tekrar: "Bir gün mü?" dedim. "Bir gün!" buyurdular. Ben tekrar: "İki gün (olsa)?" dedim. "İki gün!" buyurdular, ben tekrar: "Üç gün (olsa)?" dedim. "Evet! dilediğin kadar!" buyurdular."
Allah(c.c.) sizlerden ve cümle İslam aleminde ki bütün kardeşlerimizden razı olsun.