Peygamberimiz'in (sav) döneminden kutsal alıntılar.
Dikkat, bu websitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanmaktayız. Eğer çerezler hakkında bilgi sahibi değil iseniz daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim, kendisine yapılan bir iyiiğe karşı, bunu yapana: "Cezakellahu hayran (Allah sana hayırlı mükafaat versin)" derse teşekkürü en mükemmel şekilde yapmış olur."
Resulullah (sav): "Kim bir ihsana mazhar otursa, bulduğu takdirde karşılığını hemen versin, bulamazsa, verene senada bulunsun. Zira onu övmekle, teşekkürünü yerine getirmiş olur. Ketmeden (karşılık vermeyen) nankörlük etmiş olur" dedi. Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "... Kim de kendisine verilmeyenle süslenirse iki yalan elbisesi giyen gibi olur."
Resulullah (sav): "Kim bir ihsana mazhar otursa, bulduğu takdirde karşılığını hemen versin, bulamazsa, verene senada bulunsun. Zira onu övmekle, teşekkürünü yerine getirmiş olur. Ketmeden (karşılık vermeyen) nankörlük etmiş olur" dedi. Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "... Kim de kendisine verilmeyenle süslenirse iki yalan elbisesi giyen gibi olur."
Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Halka teşekkürde bulunmayan Allah'a da şükretmez."
Muhacirler hicretle Medine ye gelip (Ensarın yardımlarını gördükleri) vakit şöyle dediler: "Ey Allah'ın Rasülü! Biz, çok maldan böylesine cömertçe veren, az maldan da yardımı böylesine güzel yapan aralarına inmiş bulunduğumuz şu Medinelilerden başka bir kavmi hiç görmedik! Bize bedel işlerimizi yaptılar, hayatımızı düzene koymada yardımcı oldular. Biz (hicret ve ibadetlerimizle kazandığımız) sevapların hepsini onlar alacak diye korkuyoruz." Resulullah (sav) onlara şu cevabı verdi: "Hayır! Onlar sizin dua ve teşekkürlerinizden hasıl olan sevabı alacaklar."
Allah(c.c.) sizlerden ve cümle İslam aleminde ki bütün kardeşlerimizden razı olsun.